Copyright © 2024, T. Garanti Bankası A.Ş
“Çöpte hazine saklı” diyenler yanılmıyor. Çünkü herhangi bir atığın, genel bir deyişle çöpün ömrü burada son bulmuyor. Ayrıştırılan ve geri dönüştürülen çöplerden kazanılan ikincil hammaddeler her gün kullandığımız eşyalarda yeniden değerlendirilmenin yanı sıra büyük sektörlerde de tekrar üretim bandına giriyor. Örnek mi? Gıda atıklarımızdan biyogaz üretilebiliyor, pek çok ev aletinde de kullanılan alüminyum, demir, bakır gibi metaller doğrudan imalat sektörüne gönderiliyor. Kullanılmış plastikler yalıtım malzemesi, polar mont-çanta, oto yedek parçası olarak yeniden karşımıza çıkıyor.
Peki kilit bir soru: Yoksa siz de bozulmuş bir gıdayı, içtiği suyun şişesini, not aldığı kâğıdı, tükenen pilleri aynı çöpe atanlardan mısınız? Geri dönüşüm fikrini benimseyenler doğru yanıtın “Hayır” olduğunu biliyor. Ama gerçekten çöplerimizi doğru bir şekilde nasıl ayrıştıracağımızı biliyor muyuz dersiniz? Ya da hangi atıkların geri dönüştürülebilir olduğunu? Gelin adım adım inceleyelim.
Geri dönüşüm, yeniden değerlendirilme imkânı olan atıkların fiziksel veya kimyasal işlemlerden geçerek üretim sürecine kazandırılmasıdır. Bu süreç kabaca şu dört aşamadan oluşur: Toplama, cinsine göre sınıflandırma, değerlendirme, yeni ürün üretme. Bu sayede doğal kaynaklar korunur, çevre temiz tutulur, enerji ve su israfı önlenir. Yeni hammaddelere olan bağımlılık azalır. Ayrıca çöp depolama tesislerine giden atık miktarı azalacağı için daha az zararlı gaz açığa çıkar, dolayısıyla küresel sıcaklık artışını tetikleyen karbon emisyonu azalır. Ekonomiye sağladığı katkı da cabası, çünkü paradan tasarruf edilir ve yeni iş imkânları yaratılır.
Kısacası birey ve kurumlardan tüm sisteme uzanan bir domino etkisi! Üstelik geri dönüşüm çözümleri çok da uzağımızda değil. İl ve ilçe belediyeleri, yerel yönetimler artık neredeyse her mahalleye farklı atık konteynerleri yerleştiriyor. Pazar yerleri, alışveriş merkezleri gibi ortak kamusal alanlarda da atık kutularına rastlıyoruz. Veya işlek bir caddede önünden geçtiğiniz aydınlatma direğine yakından bakın, atık pil kutusunu görebilirsiniz!
Cam, kâğıt, alüminyum, plastik ürünler, metaller, tekstil ve ahşap ürünleri, organik atıklar, piller ve elektronik atıklar, araç lastikleri ve kauçuk malzemeler, bitkisel yağlar ve motor yağları tekrar kullanılmak üzere geri dönüştürülebilir. Fakat plastik poşetler, hava kabarcıklı ambalaj malzemeleri, kullan-at çocuk bezleri, seramikler, ampuller, kesici veya kırılmış aletler (dönüşüm sürecinde kullanılan makinelere zarar verebilecek nitelikte olanlar), kahve bardakları ya da meyve suyu kutuları gibi kompozit ürünlerse ne yazık ki kolay kolay dönüştürülemiyor.
Atıklarımızı doğru bir şekilde ayrıştırabilmek için gayet renkli bir rehberimiz var! Her bir renk farklı atık grubuna işaret ediyor. Şöyle özetleyelim:
Mavi- Kâğıt/karton atıklar: Kâğıt ciltli kitap ve defterler; yazı, çizim ve not kâğıtları, kâğıt ambalajlar, gazete ve dergiler, karton kutular. Yağlı kâğıt veya yapıştırıcı bant gibi maddeler ise bu kutuya atılmıyor.
Yeşil- Cam atıklar: İçecek şişeleri, konserve ve kavanozlar, cam gıda kapları bu kutuya gidiyor. Ancak seramik ve porselen maddeler ya da boş ilaç şişeleri bu kapsamda sayılmıyor.
Sarı- Plastik atıklar: Pet şişeler, şişe kapakları, plastikten üretilmiş her tür kutu ve kap. Boya ve kimyasal maddelerin ya da margarinlerin konulduğu kaplar ise istisna sayılıyor.
Gri- Metal atıklar: İçecek kutuları ve konserveler bu kutulara gidiyor. Gitmeyenlerse deodorant gibi basınçlı kutular, sprey kutular.
Kahverengi- Organik atıklar: Meyve-sebzeler ve kabukları, yapraklar. Dikkat edilmesi gereken nokta ise gıdaları ambalajlarıyla atmamak.
Beyaz- Yemek artıkları: Balık kılçığı, tavuk kemikleri de dahil olmak üzere her türlü yemek artığı bu kutuya gidiyor. Ancak tatlıları ve ekmeği menü dışında bırakıyoruz! Ekmek artıkları (ambalajları hariç) onlar için özel olarak tasarlanan mor kutulara atılıyor.
Siyah- Geri dönüştürülemeyen atıklar: Islak mendil, izmarit, sakız ve porselen ürünler deyim yerindeyse ‘kara deliğe’ atılıyor.
Bunların dışında tekstil atıkları pembe, tehlikeli atıklar ve elektronik atıklar şeffaf kutulara gidiyor. Tıbbi atıklar için ise turuncu renk tercih ediliyor. Atık piller de genelde kırmızı kutulara atılıyor. Bitkisel atık yağlar, üzerinde bu adı taşıyan özel bidonlara ya da varillere dökülüyor.
Atıkları doğru bir şekilde ayırmak, çevreyi korumak için yapabileceğimiz en temel şeylerden biri. Siz de bugün geri dönüşüm için küçük bir adım atın ve hem dünyaya hem geleceğe iyi bakın!