Copyright © 2024, T. Garanti Bankası A.Ş
Neleri beğeniyoruz? Hangi fotoğrafta kimlerle etiketleniyoruz? Hangi verilerimizi nasıl paylaşıyoruz? Paylaştığımız verilerin nasıl kullanılabileceğinin bilincinde miyiz? Sosyal medya, sandığımız kadar gizli, güvenli ve kişisel olmayabilir. Sosyal medya platformlarında sıklıkla yapılan ve güvenlik sorunlarına neden olan birkaç hatayı sıraladık ve kısa çözüm önerileri sunduk.
Bir site ya da sosyal medya hesabının en önemli güvenlik özelliği, parolalardır. Bu nedenle parola seçimi büyük önem taşır. Ne yazık ki büyük çoğunluğumuz parolayı ‘kolay hatırlamak’ amacıyla basit bir şekilde oluşturmayı tercih ederiz. Tahmin edilebilir parolalar saldırganların kolay hedefi haline gelir. Dolayısıyla tahmin edilmesi zor, bol karakterli, sayı, noktalama işareti, küçük-büyük harf içeren bir parola belirlemek ve bunu belirli aralıklarla değiştirmek güvenliğimiz için büyük önem taşıyor.
Bu konudaki bir diğer hatamız ise, aynı şifreyi birden fazla sosyal medya hesabında veya internet sitesinde kullanmaktır. Bu, saldırganlara ‘oh’ çektiren yaygın bir hatadır. Neden mi? Çünkü bir hesabımızı ele geçiren saldırgan, kısa sürede aynı parolayla diğer hesaplarımızı da ele geçirecektir.
Çözüm: Her sosyal medya platformu için farklı; içinde rakam, büyük harf ve özel karakter olan parolalar tercih etmemiz, parolamızın kötü niyetli kişiler tarafından tahmin edilmesini zorlaştırır. Her parolayı düzenli aralıklarla( Örneğin ayda 1) değiştirmemiz önemlidir. Ayrıca iki faktörlü kimlik doğrulamasını aktif hale getirmeliyiz. Yani hesabımızda oturum açmak için belirlediğimiz iletişim kanalına (SMS veya e-posta) bir kod gelmesini; yalnızca bu kod doğru girildiği takdirde oturumun açılabilmesini sağlamalıyız.
Sosyal medya hesapları ‘default’ olarak ‘herkese açık’ ayarlarıyla açılır. Ama ne paylaşırsak paylaşalım hesabımızı bu şekilde kullanmamalıyız. Bu şekilde kullandığımız hesapta, tüm fotoğraflarımız, ilgi alanlarımız, konumumuz bizi tanımayan insanlar tarafından net bir şekilde görülebilir ve çeşitli kötü amaçlar için kullanılabilir.
Çözüm: Sosyal medya hesaplarımızın gizlilik ayarını, profilimizin detaylarını tanımadığımız kişilerin göremeyeceği şekilde değiştirmeliyiz. Kişisel bilgilerimizin görüldüğü, hakkımızda özel detaylar içeren paylaşımlar yapmamalı, yapıyorsak da bu paylaşımların sadece belirli kişilere görünmesini sağlamalıyız.
Facebook’ta:
Instagram’da:
Twitter’da:
İstediğimiz kadar hesabımızı korumaya alalım, gizleyelim, bu yine de bizim dijital güvenliğimizi sağladığımız anlamına gelmez. En büyük önlem, sanal dünyada bir şey paylaşmadan önce her daim temkinli olmaktır. Her ne kadar biz hesabımızı güvenceye alsak da, paylaştığımız içerikleri gören insanların hesapları yeterince güvende olmayabilir veya hâlihazırda ele geçirilmiş olabilir. Bu şekilde dolaylı yoldan siber saldırı ataklarına uğrayan, hesapları çalınan birçok hesap var. Aynı şekilde Facebook Messenger, WeChat, WhatsApp, Telegram gibi mesajlaşma uygulamalarında konuştuklarımız, paylaştığımız veriler, karşıdaki insanın hesabı güvende değilse tehlikeye girecek, kötü amaçlar için kullanılmaya açık olacaktır.
Çözüm: Sosyal medyada paylaştığımız hiçbir şeyin özel hayatımızla, kişisel bilgilerimizle ilgili olmadığından emin olmalıyız. Mesajlaşma uygulamalarını sadece temel iletişim amacıyla kullanmalı, bize ait hiçbir bilgiyi, veriyi karşı tarafa ulaştırmamalıyız. Yüklediğimiz fotoğraflarda çok gerekli değilse konum paylaşmamalıyız. Uygulamalara, online oyunlara ve çeşitli platformlara kayıt olurken gerçek telefon numaramızı, adresimizi ve e-posta adresimizi kullanmamalıyız.
Arkadaşlarımız, ailemiz veya bizi takip eden herhangi bir hesap tarafından etiketlendiğimiz fotoğraflardan tamamen haberdar mıyız? Bu hesapların paylaştığı fotoğraflarda profilimiz etiketliyse ve kişi bir siber suça bulaştıysa, hesapla ilişkimiz olduğuna dair yanlış bir algı ortaya çıkacaktır. Bunun önüne geçmek için yapabileceklerimiz var.
Çözüm: Kullandığımız sosyal medya hesaplarının gizlilik ayarlarından, iznimiz olmadan kimsenin bizi herhangi bir fotoğrafa etiketlememesini sağlamalıyız. Düzenli aralıklarla etiketlendiğimiz fotoğrafları kontrol etmeliyiz.
Facebook’ta:
Twitter’da:
Instagram’da:
Bu koruma yöntemi aslında sosyal medya hesaplarımızdan akıllı cihazlarımıza ve e-postalarımıza kadar hemen her alanda bize ekstra güvenlik sağlar. İki faktörlü kimlik korumayı kullanmazsak eğer, bir şekilde bilgilerimizi ele geçiren kullanıcılar kolaylıkla hesaplarımıza veya cihazlarımızla giriş yapabilirler. Ne yazık ki çoğumuz oldukça hızlı bir şekilde aktif edilebilen bu özelliği es geçeriz.
Peki iki faktörlü koruma tam olarak nasıl çalışır ve nasıl aktif edilir? İki faktörlü kimlik koruma, hesabınıza giriş esnasında belirlediğiniz iletişim kanalı (SMS/e-posta) üzerinden size ulaşan tek kullanımlık bir kod ile oturum açmanızı şart koşan bir güvenlik kontrolüdür. Bu sayede tüm girişlerin tarafınızdan yapıldığından emin olabilir, şüpheli girişleri hızlıca tespit edebilirsiniz. Nasıl mı aktif ederiz? Çok kolay, şu adımları izleyin!
Facebook’ta:
Instagram’da:
Twitter’da:
Son önlem olarak; mutlaka bilgisayarımıza/telefonumuza bir antivirüs programı kurmalı, bu programı güncel tutmalıyız. Ayrıca kullandığımız sosyal medya platformunun en güncel sürümünü yüklemeli, değişen gizlilik ayarlarını takip etmeli ve buna göre kendi ayarlarımızı güncellemeliyiz. Tüm bunlara dikkat ettiğimizde sosyal medyanın tadını maksimum güvenle çıkarmaya devam edebiliriz.